Monday, December 21, 2015

KANT'LA BENİM ARAMDAKİ FARKLAR

         *muhsin ünlü ve resulullah'a

Kant süper bir insandı, ben o kadar değilim
Kant yolda Ebubekir'i görse tanımazdı,
Ben yolda Ebubekir'i görsem "Her yer Suriyeli doldu" derdim.
Kant asla yalan söylemezdi; ben Kant'ı dinlerken hiç anlamadım.
Ben Kant'ı dinlerken çok anladım çünkü öğretmenim
Gırtlağından hırıltılar çıkarırken nasıl ders anlatıyordu,
görmeliydiniz.

Kant Azrail'i yolda görse kanardı.
Ben Azrail'i yolda görsem ona bir çift lafım
olurdu.
Derdim ki: "Şimdi yani af edersin ama o sıktığın benim gırtlağım."

Kant olsa ona bunları söylesem o bana gülümserdi;
O bana gülümserdi ben ona derdim ki:
"Anam babam yolunda heba olsun ey Allah'ın filozofu;
Fakat şu koca melek gırtlağımı sıkıyor, bir şeyler
yapamaz mıyız?.."

Kant orada olsaydı benim elimi tutardı derdi ki:
"Oğlum ha gayret!";
Ben yapabilseydim Kant'ın elini tutardım ve derdim ki:
"Kant ölmesen..."

Ben oradaydım Kant'ın elini tuttum ve dedim ki:
"Kant seni ben gömerim..."
Kant döndü bana bir baktı o bakışı görmeliydiniz.

O bakışı görseydiniz sinirden ağlardınız;
Ben o bakışı gördüm, yalandan bayılacaktım ama Kant elimden tuttu.

Ne tuhaf, filozoflar ölürken bile insanlığın

Filozoflar ölürken bile insanlığın ellerini bırakmıyor ne
tuhaf...

Kant çok şanslı bir insan
İnsanlık öldüğünde o küçücüktü;
İnsanlık öldüğünde ben küçücük değildim,
Zaten şanslı birisi de değilimdir, şiirlerim okunmaz.

İnsanlık daha yeni öldü Kant fazla uzaklaşmış olamaz !

Olamaz dedim Kant son nefesini alıp da vermeyince
Verse de ben alsam onu, ufkum açılsa, siz de bilseniz
Kant tutsa insanlığın elinden birlikte geçseler çölü
Nasıl olsa insanlık da ölü Kant da ölü...

ibrahim evin