Wednesday, September 9, 2015

kanla karışık yağmur var kalbime

derdi kederi erittim ben aynı potada, bir de basket attım üstüne ben üçlük olarak. yalnızlık hücumunu çabuk aştık biz güçlü kalarak.

veresiye defterine bi silik daha atman için sevgi borcumu ödüyorum ipe sapa gelmez insanlara, fatih sultan çıkışı yapamamış fetihseverler var çevremde,
dilim düğüm oldu, bu gece çöz beni.

af diledi, varlık dedi, tanrı sevgisinden uzak durma, devlete boyun eğ dedi. mutluluğu bulmuş gibiydi. karakoç'tan bahsetti. beckett'la arası kötü gibiydi. saçma dedi, absürd dedi,
hayatı tüm gerçekliğiyle yaşıyor gibiydi.

iğne buldu, servet istedi, sevgi sözcükleri kullandı ve topu ters köşeye gönderdi.

sanırım
yokluk varlığı
artık yenmişti.

ibrahim evin

Tuesday, September 8, 2015

neden?

'İşte bu parkta Hamlet'i oynamıştık' dedi kadın tüm esmerliğiyle. Adam 'Shakespeare berbattır' dedi. Kadın adamın her şeye verecek bir cevabı olduğunu biliyordu. Bu yüzden neden diye bile sormadı. 'Her şeyi eleştirir misin?' dedi. 'Evet. Evet çünkü yazılan her şey eleştirilebilir.' 'Her şeyi olumsuz eleştiriyorsun' dedi kadın. 'Hayır, Dostoyevski'yi olumsuz eleştirmem' dedi adam. Ve parkı geçip yürümeye devam ettiler.

ibrahim evin

Saturday, September 5, 2015

BIRAK

Gül besler, kuş sular
tüm gün
ve güzel memelerinin olmasını
en az sen kadar ben de isterim!
sence de tüm şiirlerimi peşimden sürüklüyor muyum sevgili?
onlara göre kötüdür, cok kötüdür
devriktir, saçmalıktır
sence güzelse sevgili
bırak aklı
rölativistler düşünsün bunu !

ibrahim evin

Thursday, September 3, 2015

müsebbip !

onu son görüşüm olabilirdi ama o beni son kez gördüğünden emin gibiydi. elimi sıkıp, on kadar cümle kurduğunda ben onu dinlemiyordum. neden bilmiyorum sanırım bu konuşmanın düşkünlük olduğunu düşünüyordum. dinlemiyordum ve çürük olan ön alt dişlerinden birine bakıyordum. bu çürük diş konuşmamızdan daha mide bulandırıcı değildi ve ben ondan eskisi kadar nefret ediyordum. ona tamam kelimesinden başka bir şey söylememiştim. bu olayla başkalarını mutlu etmek için bir şeyler yapmayı çoktan bıraktığımı fark ettim ve bu olaydan daha çirkin olmayan ön alt çürük dişlere teşekkür ederim.

ibrahim evin

Wednesday, September 2, 2015

Kurşun Yemese Miydim?

kaza yapmış bir arabayla sana güller toplayarak geliyorum sevgilim
ben göze girebilmiş kimse olmayı ucundan yakaladım
dilerim bir sene sonra beni bu yaklaşım bıraksın
ve orada kesinlikle cem karaca çalmamalıydı.
direklere çarpalım,
futbolcu buna rağmen maaş alıyor, biz buna rağmen sanayiye maaşın yarısını yatırıp geliyoruz.
ne değişik
lik
ler
boyu
nca.

girişinin nerede olduğunu bilmediğimiz otellerden birine girmeyi başarırsak kim bizi yargılar?
zihnimdeki topraklara gömüyorum kendi kızlarımı,
ah ne kadar cahilim !

anti-em'in üretimini durdurdular ve ben çok mutsuzum
uyuyorum
sen bana gönlündeki kaostan bahset
bilirsin seni ve kaosu severim.

yanına gelmeden evvel kurşun yedim sevgilim, tok sayılırım.
bırak uğraşma sana ihtiyacım var biraz, az biraz.

ki biliyor musun evinize çıkan yola, beni öptüğün köşeye,
hep beton dökmüşler.

hem ben değildim ki bağlaçları kullanmadan sana sevgi yolları kuran, temel aldığım bir iki şey var o kadar.
uzun yazlar, çöpçüler, çöplükler ve çöpçatanlar.
zihnimden fışkıracak oluyorsun zor kapatıyorum cover yapanları, şarlatanları
senden uzak olsunlar,
allaha yakın.
köşe başlarından, sarı saçlardan ve paradan sıkılırsan
karadan denizi,
denizden karayı
bekler gibi bekliyorum seni
ve geliyorum elbet
kaza yapmış bir arabayla sana güller toplayarak.

ibrahim evin

Tuesday, September 1, 2015

Haklı Yorgunluk Mesajları

I.
bu sabah ellerin bira kokar
tırnakların tırpancıl gülümsemeler şakır
saksı hapsindeki çiçekler dahi günaydın cekmeyi unutmuşlardır

II.
dün gece hangi ad tamlamalarıyla evi bulduğun da
vazoları pek alakadar etmemektedir !

III.
ah ki senin o kahvaltı yapamayışların
bir ölüyü topraktan söker gibi
imkansız ve kıvanç dolu.

IV.
öğlenler yuvarlanıyor üzerimize !
banyolardan çıkıyor olman,
dünya güzellik sıralamasında seni ilerilere taşır
sevgilim.

V.
sen yazı yazmayı dahi unutursun akşama doğru
ben ezberler dururum konuştuğun kelimeleri
sekiz yıl sonra sorsan
hatırlar ve anlatırım
akşama doğru.

VI.
bileklerin aynalara dolanır,
bulutlardan biralar sipariş edilir,
ağzına yağmurcasına dökülür,
vakit akşamdır,
zihnimizde hüzün bulunmamaktadır !

VII.
gün,
geceye yaklaşırsa kork !
hüzünler,
sekiz metrelik pantolonlarla günyüzüne çıkmaktadır.

VIII.
gecedir
ve anneler en çok,
bu saatlerde özlenir.

       İbrahim Evin